SOSYAL
KONUT PROJELERİ, DEPREM FELAKETİ VE
KONUT
YATIRIMLARI
MEVCUT DURUM:
2015-2021 döneminde yapı inşaat ruhsatı alan daire sayısı ortalama
797 bin iken, yapı kullanım izni verilen daire sayısı ortalaması 740 bin
olmuştur. Bu dönemde ilk el konut satışı ise 569 bin daire olarak
gerçekleşmiştir. 2020 ve 2021 yıllarında yapı kullanım izni verilen daire
sayıları, hane sayısındaki artışın gerisinde kalmıştır. Arz ve talep arasında
uyumsuzluğa işaret eden bu durumun 2022 yılında da devam ettiği tahmin
edilmektedir. 2017 yılı sonrasında inşaat ve konut sektöründe durgunluk yaşanmıştır. 2018
ve sonrasında ekonomik gelişmeler incelendiğinde, ekonomide oldukça istikrarsız
bir yapının oluştuğu görülmektedir. Özellikle faiz oranlarında gözlenen
istikrarsız yapı, uzun vadeli bir bakış açısına ihtiyaç duyan konut ve inşaat
sektöründe de istikrarsızlık yaratmıştır. 2015-2017 döneminde ortalama olarak
alınan yapı inşaat ruhsatı 1.103 bin daire iken, bu sayı 2018-2021 döneminde
ortalama 567 bin daireye düşmüştür. Aynı dönemlerde yapı kullanım izinleri de
774 bin daireden 715 bin daireye gerilemiştir. Bu konut inşaat faaliyetlerinde
önemli bir yavaşlamaya işaret etmektedir. 2015-2017 döneminde yapı kullanım
izinlerinin yapı ruhsatlarına oranı yüzde 70 iken, bu oran 2018-2021 döneminde
yüzde 126’ya çıkmış, 2022 yılında ise yüzde 96,9 olmuştur. Bu oranlar inşaat
aşamasında bulunan konut stokunun oldukça azaldığına işaret etmektedir.
Ekonomi yönetimi inşaat sektörünü canlandırmak amacıyla, 2019 ve 2020
yıllarında kamu bankaları öncülüğünde yeni kredi programları ile düşük faizli
ve uzun vadeli finansman imkanlarını devreye sokarak konut arz ve talebini
desteklemeye çalışmıştır. Bu önlemlere rağmen konut arzında yeterli bir artış
gözlenmemiş, konut talebindeki geçici dönemsel artışlar ise büyük ölçüde konut
fiyatlarının yükselmesine neden olmuştur. Nitekim yeni konut fiyatları reel
olarak 2020 yılında yüzde 12, 2021 yılında ise yüzde 18,4 artmıştır.
Tablo:1- Konut ve
İnşaat Sektörü Göstergeleri
|
Toplam Hane Sayısındaki Değişim
(Bin) |
Yapı İnşaat Ruhsatı (Bin Daire) |
Yapı Kullanım İzni (Bin Daire) |
İlk El Konut Satışı (Bin Daire) |
İkamet Amaçlı Bina Mal.En.(%) |
Yeni Konut Fiyat Endeksi (%) |
2015 |
478 |
897 |
733 |
599 |
… |
… |
2016 |
472 |
1.007 |
754 |
632 |
12,8 |
14,1 |
2017 |
774 |
1.405 |
834 |
660 |
14,3 |
11,6 |
2018 |
500 |
669 |
894 |
652 |
25,2 |
7,9 |
2019 |
661 |
320 |
739 |
508 |
17,9 |
5,7 |
2020 |
695 |
555 |
600 |
470 |
12,9 |
25,7 |
2021 |
803 |
723 |
627 |
462 |
40,7 |
41,9 |
2022 |
… |
653 |
632 |
460 |
99,7 |
151,8 |
Kaynak: TÜİK, TCMB.
2021 yılı Eylül ayında başlatılan faiz indirim süreci konut ve inşaat
sektöründe olağanüstü gelişmelere yol açmıştır. Döviz kurlarındaki ani yükseliş
ve bunun enflasyona yansıması, reel kredi ve mevduat faizlerinin negatife
dönüşmesine neden olmuştur. Türk lirasındaki aşırı değer kaybı, yabancıların
gayrimenkul alımı için fırsat oluşturmuştur. Döviz kurlarındaki bu ani sıçrama
aynı zamanda inşaat maliyetleri ve konut fiyatlarındaki yükselişi de
beraberinde getirmiştir. Bu olumsuzluklara ilave olarak Şubat ayında
Rusya-Ukrayna savaşının başlaması, bu ülkelerin vatandaşlarının Türkiye’den
konut edinme talebini de artırmıştır. Faiz indirim süreci ile tetiklenen bu
gelişmeler sonuçta, konut piyasasında aşırı bir dengesizliğe neden olmuş, konut
kiralarında aşırı bir artış gözlenmiş ve kiracı-ev sahibi ilişkileri kopma noktasına
gelmiştir. 2022 yılında, ikamet amaçlı bina inşaat maliyetleri yüzde 99,7, yeni
konut fiyatları endeksi yüzde 151,8 oranında artış, yeni konut fiyatlarındaki
reel artış ise yüzde 46,1 olmuştur.
Konut fiyatlarındaki aşırı artış, özellikle büyük şehirlerde konut
kiralarında da aşırı yükselişe neden olmuş, dar ve orta gelirli ailelerin
barınma sorununu ortaya çıkarmıştır. TÜİK tarafından yayımlanan tüketici
fiyatları endeksi, kiralar konusunda gerçeği yansıtmamaktadır. 2023 Ocak ayı
itibariyle TÜFE kira endeksi yüzde 57,1 oranında artış göstermiştir. BETAM
tarafından hesaplanan kira artış oranı ise yüzde 173,5’tir.
SOSYAL KONUT PROJELERİ:
Gerek konut fiyatlarında gerek kiralardaki olağanüstü yükseliş 2022
yılı son çeyreğinde ekonomi yönetimini harekete geçirmiştir. Dar ve orta
gelirli hanelerin barınma sorununu çözmek için ekonomi yönetimi sosyal konut
yapımına yönelik kapsamlı iki proje başlatma kararı almıştır. Bu projeler “İlk
Evim, İlk İşyerim Projesi” ile “Yeni Evim Projesi’dir”.
“İlk Evim, İlk İşyerim Projesi”: “İlk
Evim Projesi” konut sahibi olmayan dar gelirli vatandaşlar için uygulamaya
konulmuştur. Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) eliyle hayata geçirilecek olan
bu proje 13 Eylül 2022 tarihinde Cumhurbaşkanı tarafından kamuoyuna
duyurulmuştur. 2 yıl içinde 250 bin konutluk ilk etabının tamamlanması, 2028 yılına
kadar da 500 bin konutun bitirilmesi amaçlanmaktadır. Bu projeden aylık hane
halkı geliri 16.000 liradan düşük (İstanbul için 18.000 lira) olan ve konut
sahibi olmayan haneler yararlanacaktır. 2+1 (75 ile 85 metrekare arası) ve 3+1 (105
metrekare) seçenekli konutların taksit ödemeleri 240 ayda tamamlanacaktır. İlk
Evim Projesine toplam 5,1 milyon geçerli başvuru yapılmıştır. 25 Ekim 2022
tarihinde Ankara Sincan İlçesinde ilk temel atma töreni gerçekleştirilmiştir. İller
itibariyle hak sahipleri kura usulü ile belirlenmektedir. 31 Ocak 2023 tarihi
itibariyle 183 bin hak sahibi belirlenmiştir.
“Yeni Evim Projesi”: Çevre,
Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı, konutu
olmayan orta gelirli haneler için 100 bin konutluk yeni bir proje başlatmıştır.
Bu projeden İstanbul’un yer aldığı 1. bölgede azami geliri 80 bin lira, 2.bölgede
azami geliri 65 bin lira ve 3.bölgede azami geliri 45 bin lira olan hanelerin
yararlanacağı açıklanmıştır. Proje 81 ilde geçerli olacak, konut üreticisinden
konutunu bulan vatandaşlar kamu bankası/katılım bankasından kredi alma hakkı
elde edecektir. Dar gelirliler için yapılan sosyal konutta olduğu gibi başvuru
alınmayacak, kura çekilmeyecektir. Proje kapsamında faizler aylık yüzde 0,69’dan
başlayacak ve konut kredilerinin vadesi 15 yıl olacaktır. Yüzde 10 peşinat ödenecek,
15 yıl boyunca aylık taksitler hane gelirinin yüzde 40’ının geçmeyecek, ilk üç
yılda ödenecek aylık taksit tutarının bir kısmının, kredinin toplam vadesi
bitmeden geri ödenmek şartıyla, Hazine ve Maliye Bakanlığı üstlenecektir. Bu
çerçevede, 28 Ocak 2023 tarihinde resmi gazetede yayımlanan 7434 sayılı kanun
ile gerçek kişinin hane gelirinin yüzde 30’unu aşan kısmı kadar tutarın
bütçeden aktarılması kararlaştırılmıştır. Konut finansmanları 31 Aralık 2023 tarihine kadar
kullandırılabilecek, Cumhurbaşkanı bu süreyi 31 Aralık 2024'e kadar uzatmaya
yetkili olacaktır.
Tablo:2- Yeni Evim Projesinin Koşulları
|
Azami Gelir (Bin TL.) |
Azami Konut Fiyatı(Mlo TL) |
Azami Finans. Tutarı(MloTL) |
Aylık Faiz Oranı ve Kredi |
|
Faiz (%) |
Kredi |
||||
1.Bölge-İstanbul |
80 |
9 |
5 |
0,69 |
0-2 Mlo TL. |
2.Bölge-Ankara, İzmir, Bursa |
65 |
5 |
3 |
0,79 |
2-4 Mlo TL. |
Antalya, Mersin, Muğla |
|
|
|
|
|
3. Bölge-Diğer İller |
45 |
3 |
2 |
0,99 |
4-5 Mlo TL. |
“Yeni Evim Projesinden” yararlanacak kişilerin
satın alacağı konut ve konut projeleri, Yeni Konut Finansman Modeline İlişkin koşullar
24 Şubat 2023 tarih ve 6865 Sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile açıklanmıştır. Bu
karara göre, daha önce satışa konu olmamış;
·
Yüklenicilerin
mülkiyetinde olmak kaydıyla inşaatı yüzde 100 tamamlanmış konutlara,
·
Yüklenicilerin
mülkiyetinde olan veya tamamlanınca mülkiyetin yüklenicilere geçmesi şartıyla inşaatı
devam eden konut projelerine,
·
Gerekli
izinleri alınmış ve finansmanı kullandıracak bankalarla sözleşmesi imzalanmış
olması ve yüklenicilerin mülkiyetinde olan veya tamamlanınca mülkiyetin
yüklenicilere geçmesi şartıyla inşaatına başlanmamış konut projelerine,
finansman
katkısı sağlanabilecektir.
Orta gelirli haneleri konut
sahibi yapmayı amaçlayan bu proje, aynı zamanda inşaat firmalarını yeni proje
geliştirmeye ve üretmeye teşvik edici bir özelliğe de sahip bulunmaktadır.
Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde başlatılan bu
iki proje kapsamında 2 yıl içinde, dar gelirliler için 250 bin, orta gelirliler
için 100 bin konut yapılması hedeflenmektedir. Ayrıca “İlk Evim, İlk İşyerim
Projesi” kapsamında 50 bin işyeri ve 1 milyon konut arsasının TOKİ eliyle
gerçekleştirilmesi hedeflenmiştir. Bu kapsamda 1,2 milyon kişi arsa için, 73
bin kişi de işyeri için başvuruda bulunmuştur.
DEPREM FELAKETİ:
Sosyal konut projelerine ilişkin iller itibariyle başvurular alınıp
hak sahipleri belirlenirken, 6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli peş
peşe iki büyük deprem felaketi yaşanmıştır. 7,8 şiddetindeki ilk deprem Saat:
04.17’de Kahramanmaraş-Pazarcık’ta, 7,7 şiddetindeki ikinci deprem ise Saat:
13.24’te Kahramanmaraş-Elbistan’da meydana gelmiş ve 11 ilde büyük can ve mal
kaybına neden olmuştur. Deprem felaketinden etkilenen 11 ilde, 23 Şubat 2023
tarihi itibariyle, 43 binden fazla kişi hayatını kaybederken 150 binden fazla
kişi de yaralanmıştır.
Büyük deprem felaketinin
neden olduğu barınma, beslenme, ulaşım ve sağlık sorunları ile mücadele
edilirken, 20 Şubat 2023 tarihinde Saat: 20 civarında Hatay’ın Defne ve
Samandağ ilçelerinde 6,4 ve 5,8 şiddetinde iki deprem daha yaşanmıştır. Bu
depremde Hatay’da 6 kişi hayatını kaybederken, hasarlı binaların bir kısmıda tamamen yıkılmıştır.
Deprem bölgesini
oluşturan 11 ilde 14 milyon vatandaş yaşamaktadır. Ayrıca bölgede geçici koruma
kapsamında olan 1,7 milyon civarında Suriye’li bulunmaktadır. Geçici koruma
kapsamındaki Suriye’liler ve ikamet izinli yabancılar dahil edildiğinde 11 ilde
15,8 milyon kişinin yaşadığı görülmektedir. En çok yabancı nüfusun olduğu
iller, sırasıyla, Kilis yüzde 59,1, Gaziantep yüzde 21,4, Hatay yüzde 21,
Şanlıurfa yüzde 17 ve Kahramanmaraş yüzde 7,8 ile ilk sıraları almaktadır.
DEPREM HASARI:
19 Şubat 2023 tarihli incelemelere göre “ağır hasarlı
ve yıkık” bina ve bağımsız birimin olduğu il Hatay’dır. 20 Şubat 2023
akşamında gerçekleşen iki depremin
ardından, Hatay’daki bina hasarlarının daha da arttığı ileri sürülmektedir. 11
il içinde Hatay, Kahramanmaraş, Adıyaman ve Malatya, nispi olarak, en fazla can
ve mal kaybının olduğu illerdir. 19 Şubat 2023 tarihi itibariyle hasar
durumları incelenen 830 bin binada 3.3 milyon civarında bağımsız birim
bulunmaktadır. Bu bağımsız birimlerin 384 bin adedi ağır hasarlı ve yıkık, 134
bin adedi ise orta hasarlıdır. Ağır hasarlı ve yıkık bağımsız birimlerin yüzde
46,8’I Hatay’da, yüzde 31,5’I Kahramanmaraşta, yüzde 23,7’si Malatya’da, yüzde
17’si ise Adıyaman’dadır.
Tablo:3- Deprem Bölgesine İlişkin
Göstergeler
|
2022 Nüfusu |
2021 Konut Sayısı (TÜİK) |
Ağır Hasarlı-Yıkık (1) |
Orta Hasarlı (1) |
DASK Kapsamındaki Konut ve Poliçesi (2) |
|||
Kişi |
Adet |
Bina |
Bağ.Birim |
Bina |
Bağ.Birim |
Adet |
% |
|
Adana |
2.274.106 |
632.875 |
97 |
1.715 |
462 |
10.667 |
448.380 |
47,2 |
Adıyaman |
635.169 |
155.300 |
13.730 |
44.817 |
4.338 |
17.489 |
78.760 |
49,0 |
Diyarbakır |
1.804.880 |
394.867 |
1.110 |
8.284 |
1.064 |
12.106 |
211.240 |
37,6 |
Elazığ |
588.088 |
173.836 |
1.036 |
5.193 |
174 |
1.027 |
123.310 |
40,5 |
Gaziantep |
2.154.051 |
522.947 |
15.008 |
36.620 |
5.662 |
22.829 |
290.980 |
62,1 |
Hatay |
1.686.043 |
449.151 |
30.112 |
123.349 |
7.281 |
33.351 |
274.450 |
44,3 |
K.Maraş |
1.177.436 |
311.458 |
22.113 |
83.059 |
2.203 |
12.975 |
188.050 |
48,1 |
Kilis |
147.919 |
40.020 |
1.261 |
1.921 |
307 |
1.629 |
21.340 |
55,0 |
Malatya |
812.580 |
230.499 |
16.870 |
62.547 |
1.694 |
12.098 |
165.690 |
53,7 |
Osmaniye |
559.405 |
156.199 |
3.794 |
12.505 |
465 |
3.472 |
89.670 |
43,4 |
Şanlıurfa |
2.170.110 |
411.421 |
663 |
3.535 |
829 |
5.932 |
171.420 |
60,9 |
TOPLAM |
14.009.787 |
3.478573 |
105.794 |
383.545 |
24.464 |
133.575 |
2.063.290 |
49,2 |
TÜRKİYE |
85.279.553 |
25.329.833 |
|
|
|
|
17.682.780 |
59,6 |
% Payı |
16,4 |
13,7 |
|
|
|
|
11,7 |
|
Kaynak: TÜİK, Çevre, Şehircilik ve
İklim Bakanlığı, DASK.
(1) 19 Şubat 2023 tarihli Çevre,
Şehircilik ve İklim Bakanlığı basın bülteni. (2) DASK 2021 Yılı Faaliyet
Raporu.
Çevre, Şehircilik ve İklim
Değişikliği Bakanı Murat Kurum, 22 Şubat 2023 tarihinde Kilis’te düzenlenen
koordinasyon toplantısının ardından yaptığı açıklamada, toplam 4 milyon 371 bin
bağımsız bölümden oluşan 1 milyon 188 bin binanın incelemesinin tamamlandığını,
507 bin bağımsız bölümden oluşan 156 bin binanın yıkık, acil yıkılacak ve ağır
hasarlı olduğunun tespit edildiğini belirtmiştir. Hatay’da meydana gelen 6.4
lük ikinci depremden sonra Antakya, Defne ve Samandağ’da bugüne kadar incelenmiş
olan; 43 bin 624 bina ve 125 bin 187 bağımsız bölümden oluşan; orta hasarlı- az
hasarlı- hasarsız tüm yapıların tekrar inceleyeceğini ifade etmiştir.
Bakan ayrıca, iki ay içerisinde 200 bini konut, 70 bini köy
evi olmak üzere toplam 270 bin vatandaşı ev sahibi yapmak için konut inşa
çalışmalarının başlatılacağını açıklamıştır.
Deprem hasarının boyutunu tespit etmek amacıyla
yapılmış çeşitli çalışmalar bulunmaktadır. Bu çalışmalardan en detaylı olanı Ercan
TÜRKAN tarafından yapılmıştır[1].
Bu çalışmaya göre depremin maliyetinin 58,2 milyar dolar olduğu tahmin
edilmektedir. Yıkık ve hasarlı bina ve altyapının yenilenmesi için gerekli
inşaat harcamaları tutarının yaklaşık 38 milyar dolar civarında olacağı
hesaplanmaktadır.
DEPREM VE SOSYAL
KONUT İNŞAAT MALİYETLERİ:
Depremden büyük hasar gören
şehirlerin yeniden inşa edilmesi öncelikli olmakla birlikte, başlatılmış
bulunulan sosyal konut projelerinde de ilerleme sağlanması, özellikle dar ve
orta gelirli haneler açısından önem taşımaktadır. Depremin gerektirdiği yeniden
inşa ihtiyacının acil ve öncelikli olması nedeniyle, sosyal konut projelerinin
daha uzun vadeye yayılması gerekmektedir.
Sosyal konut projeleri
açıklanırken dar gelirliler için 250 bin, orta gelirliler için 100 bin konutun
2 yıl içinde tamamlanacağı açıklanmıştır. Ayrıca, “İlk Evim, İlk İşyerim
Projesi” kapsamında müstakil konut inşası için 1 milyon arsa temini ve 50 bin
işyerinin de tamamlanması hedeflenmişti. “İlk Evim Projesi” kapsamında yapılacak
konutların75-105 metrekare arasında olması öngörülmüştü. Aşağıdaki tabloda
ortalama konut büyüklüğünün 85 metrekare olacağı ve 250 bin konutun toplam
yapım maliyetinin 16,9 milyar dolara ulaşacağı tahmin edilmiştir. Orta gelirli
haneler için geliştirilen “Yeni Evim Projesinde” konut büyüklüğünün ve
metrekare maliyetinin daha yüksek olması beklenmektedir. Bu proje kapsamında
yapılacak 100 bin konutun toplam maliyetinin 11,6 milyar dolar olacağı tahmin edilmektedir.
Bu proje maliyeti büyük ölçüde orta gelrili haneler tarafından karşılanacaktır.
Devlet, aylık kredi taksidi hane gelirinin yüzde 30’unu aşan kısmını 3 yıl
karşılayacak, daha sonra bu tutarları sonraki yılların taksitlerine yansıtacaktır.
İki sosyal konut projesinin toplam maliyetinin 28,5 milyar dolar olacağı
varsayılmaktadır. Sosyal konut projelerine hanelerin yüzde 10 peşinat ödemesi
ve yeni evim projesinde sadece faiz ödemelerine ilişkin destek nedeniyle, bu
iki projenin tamamlanma süresi olan 2 yıl içinde bütçeye toplam maliyetinin 16
milyar dolar olması beklenmektedir.
Tablo:4- Sosyal Konut ve Deprem Konutları Tahjmini
Sayı ve Maliyeti
|
Konut Sayısı |
M2 |
M2 Fiyatı |
Maliyeti (TL) |
Milyon TL. |
Milyar $ |
İlk Evim Projesi |
250.000 |
85 |
15.000 |
1.275.000 |
318.750 |
16,9 |
Yeni Evim Projesi |
100.000 |
125 |
17.500 |
2.187.500 |
218.750 |
11,6 |
Deprem Konutları (1) |
250.000 |
100 |
15.000 |
1.500.000 |
375.000 |
19,9 |
TOPLAM |
600.000 |
|
|
|
912.500 |
48,4 |
Bütçeye Maliyeti |
|
|
|
|
676.125 |
35,9 |
(1)Deprem bölgesinde 3.770 konut için yapılan ihalelerde, çevre
düzenlemesi dahil ortalama m2 maliyeti 15 bin lira olmuştur. (Çiğdem TOKER,
T24,24.02.2023).
Yapım
aşamasında deprem konutlarına ilişkin maliyetin tümünün devlet tarafından
karşılanacağı kabul edilmektedir. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği
Bakanı’nın 22 Şubat 2023 tarihli açıklamasına göre 507 bin bağımsız birimin
ağır hasarlı ve yıkık olduğu anlaşılmaktadır.
Hasar tespit çalışmalarının yüzde 80 tamamlandığı ifade edilmektedir. Bu
nedenle ağır hasarlı ve yıkık bina sayısının artma olasılığı bulunmaktadır.
Depremin konut+altyapı+orta ve az hasarlı binaların tümünün onarımıyla ilgili inşaat
bölümünün finansman ihtiyacı Ercan TÜRKAN tarafından yapılan çalışmada 38
milyar dolar civarında tahmin edilmiştir[2]. Yukarıdaki
tabloda sadece yeni yapılacak deprem konutlarına ilişkin maliyet tahmini
yapılmış, onarım ve alt yapı harcamaları dikkate alınmamıştır. İlk aşamada 250
bin deprem konutunun 2 yıl içinde yapılacağı ve bu konutların toplam
maliyetinin 19,9 milyar dolar olacağı hesaplanmıştır. Yapılacak deprem konutu
sayısı 500 bine çıkarsa, toplam maliyetin 40 milyar dolara yaklaşması söz
konusu olacaktır.
GENEL
DEĞERLENDİRMEVE SONUÇ:
İki
yıllık bir dönemde deprem ve sosyal konuta ilişkin harcama toplamı 48,4 milyar
doları bulmaktadır. Konut inşaatının bütçeye maliyeti ise 35,9 milyar dolar
tahmin edilmektedir. Deprem inşa maliyeti dışında, otomobil ve diğer taşıt araçlar
hasarı, hayvan kaybı, kira yardımı, tazminatlar ve benzeri transfer ödemelerinin
13 milyar dolar civarında bir kaynak ihtiyacı ortaya çıkaracağı tahmin
edilmektedir[3].
Sosyal konut ve deprem konutlarının iki yılda
tamamlanacağı varsayımı ile her yıl GSYH’nın yüzde 2,8’i civarındaki bir kaynağın
bu amaca tahsis edilmesi gerekmektedir. Sosyal konut ve deprem inşa maliyeti sabit
sermaye yatırımlarının yüzde 8,5’i, kamu sabit sermaye yatırımlarının yüzde
82,3’ü, toplam konut yatırımlarının ise yüzde 32,6’sı kadar bir ilave harcama ihtiyacı
ortaya çıkarmaktadır. İthal girdi kullanımı nedeniyle 5-6 milyar dolar
civarında ilave bir ithalat talebi yaratması da söz konusu olacaktır.
Tablo:5- Deprem ve Sosyal Konut İnşaat
Maliyeti Karşılaştırması
|
|
2023 |
Milyar $ |
867,0 |
|
2.T.Sabit
Sermaye Yatırımı |
Milyar $ |
283,7 |
3.Kamu
Sabit Sermaye Yatırımı |
Milyar $ |
29,5 |
4.Toplam
Konut Yatırımları |
Milyar $ |
74,3 |
5.DEPREM
VE SOSYAL KONUT |
Milyar $ |
24,2 |
6.Deprem
İnşa Maliyeti |
Milyar $ |
10,0 |
7.Sosyal
Konut Projeleri |
Milyar $ |
14,2 |
YÜZDE
PAYLAR |
|
|
5/1 |
% |
2,8 |
5/2 |
% |
8,5 |
5/3 |
% |
82,3 |
5/4 |
% |
32,6 |
Konut fiyatları ve kiralarda yaşanan olağanüstü
artışlar toplumda ciddi bir rahatsızlık yaratmış olmasına karşın, deprem
harcamalarının önceliği ve büyüklüğü nedeniyle, sosyal konut projelerine
yönelik harcamaların zamana yayılması ve tamamlanma sürelerinin uzatılması
zorunlu hale gelmiştir.
Bu kadar büyük kaynakların konut harcamalarına
ayrılması inşaat sektörü büyümesi teşvik etmekle birlikte, inşaat malzeme ve işçilik fiyatlarında aşırı
artışa yol açarak maliyetlerin önemli oranda yükselmesine de neden
olabilir.Ayrıca inşaatta kalite sorunu ile tekrar karşılaşmamak için sosyal
konut projelerinin tamamlanma sürelerinin uzatılmasında yarar görülmektedir.
Depremin ortaya çıkardığı kiralık konut talebi,
kiraların ve yeni konutların fiyatlarında aşırı artışları beraberinde getirmiş
bulunmaktadır. Bu nedenle yabancılara konut satışı ve vatandaşlık verilmesi
uygulamasının da gözden geçirilmesinde, boş tutulan konutların kiralanmasına
ilişkin tedbirlerin alınmasında yarar görülmektedir.
[1]
Ercan TÜRKAN, “Kahramanmaraş Depremi Maliyet Tahmini”. https://www.researchgate.net/publication/368691194_KAHRAMANMARAS_DEPREMI_MALIYET_TAHMINI_Ercan_Turkan_22_Subat_2023
[3]
Ercan TÜRKAN, a.g.e.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder