13 Mart 2023 Pazartesi

STOK DEĞİŞİMİ VE GSYH'YA KATKISI

 


 

STOK DEĞİŞİMİ VE GSYH’YA KATKISI: Yöntem ve Uygulama Denemesi

(Zafer YÜKSELER, 13 Mart 2023)

1.Giriş:

            TÜİK tarafından açıklanan 2009 bazlı GSYH Harcama serisinde son yıllarda stok değişimi-istatistiki hata kalemindeki gelişmeleri açıklamak önemli bir sorun teşkil etmektedir. Bilindiği gibi stok değişimi arz ve talep arasındaki dengesizliklerin etkilediği bir kalemdir. Talebe göre arzın yetersiz kaldığı dönemlerde stok azalışı, talebin yetersiz kaldığı dönemlerde stok artışı ortaya çıkmaktadır. Arz ve talep yanı sıra, üretici ve tüketici fiyatlarına ilişkin beklentiler ve döviz kuru hareketleri de stok değişiminde etkili olmaktadır. TÜİK milli muhasebe hesap sisteminde stok değişimi kalemi istatistiki hatayı içerdiğinden, ekonomik konjonktür ile stok değişimi ilişkisini geçersiz hale getirmiştir.

            TÜİK stoklardaki değişimini 4 kategoride toplulaştırdığını ve buna göre hesapladığını ifade etmektedir [1]. Bunlar;

            1.Mamul Stok Değişimleri: Satılmak üzere üretilen ürünlerin stoklarındaki değişim

2. Yarı Mamul Stok Değişimleri: Henüz üretim aşamasındaki ürünlerin stoklarındaki değişim

3.Ara Mal Stok Değişimleri: Ara tüketime konu edilen hammadde ve malzemelerin stoklarındaki değişim

4. Ticari Mal Stok Değişimleri: Üzerinde değişiklik yapılmadan satılmak üzere alınan malların stoklarındaki değişim

Veri kaynakları olarak, Yıllık Sanayi ve Hizmet İstatistikleri, Yıllık Sanayi Ürün İstatistikleri, 2012 yılı Arz ve Kullanım Tablosu Anketi ve Üretici Fiyatları Endeksi’nin kullanıldığı ifade edilmektedir.

TÜİK stok değişimi hesabının iki aşamada tamamlandığını belirtmektedir:

Birinci aşamada, Yıllık Sanayi ve Hizmet İstatistikleri verisinden stok değişimi ile ilgili değişkenleri kullanarak toplulaştırılmış dönem başı ve dönem sonu stok değerlerinin cari düzeyleri hesaplanmaktadır.

İkinci aşamada, cari olarak hesaplanan bu büyüklükler, elde tutma karından arındırılarak gerçek stok değişim değerlerine ulaşılmaktadır.

TÜİK Kurumsal Sektör Hesaplarında, cari fiyatlarla stok değişimini (envanterlerdeki değişmeler) olarak açıklamaktadır. Aşağıda 2019-2022 döneminde Kurumsal Hesap İstatistiklerindeki cari stok değişimi verileri yer almaktadır.

Tablo:1- Stok Değişimi (Envanterdeki Değişim), (Cari fiyatlarla, Milyon TL)

 

2019

2020

2021

Mali Olmayan Şirketler

-33.070

198.114

255.520

Genel Hükümet

2.686

7.574

12.439

Hane Halkı

1.292

3.453

2.791

Toplam Stok Değişimi

-29.091

209.140

270.749

Stok Değişimi/GSYH (%)

-0,67

4,14

3,74

Kaynak: TÜİK, Kurumsal Sektör Hesapları.

            2. Stok Değişimi ve Sermaye Kazançlarının Belirlenmesi:

            Cari fiyatlarla stok değişimi değerlerine ulaşabilmek için, yıl sonlarındaki stok düzeylerinin bilinmesi ve başlangıç ve yıl sonu stok düzeyi arasındaki farktan elde tutma kazançlarının (sermaye kazancının) düşülmesi gerekmektedir. TÜİK cari stok düzeyine ilişkin aşamaları açıklamakla birlikte hesaplamanın nasıl olduğu konusunda veri ve yönteme ilişkin detay bilgi vermemektedir.

2009-2022 döneminde 2009 bazlı GSYH serisindeki stok değişimi/GSYH oranı ile stok değişiminin GSYH büyümesine katkısı aşağıda verilmektedir (Grafik:1) 2010-2019 döneminde stok değişimi-istatistiki hata kaleminin GSYH’ya oranı yüzde 0,5 iken, stok değişiminin GSYH büyümesine katkısı da negatif 0,4 puan olmuştur. Stok değişiminin büyümeye katkısı 2020 yılında pozitif 2,7 puan iken, 2021 yılında negatif 4,8 puan, 2022 yılında ise negatif 8,5 puana çıkmıştır. 2020 yılı son çeyreğinden itibaren 9 çeyrektir stok değişiminin büyümeye katkısı sürekli negatif değer almıştır. Büyümenin rekor kırdığı 2021 yılında stokların katkısının oldukça yüksek negatif değer alması ve 2022 yılında da bu eğilimin devam etmesi farklı bir duruma işaret etmektedir. 2021 ve 2022 yıllarında cari fiyatlarla stok değişimi-istatistiki hatanın GSYH’ya oranı ile GSYH büyümesine katkısı arasında bir uçurum oluşmuş bulunmaktadır. TÜİK tarafından stok değişiminin bağımsız olarak hesaplanmaması ve GSYH büyümesine katkısındaki bu uyumsuzluk ciddi bir sorun olarak ortada durmaktadır.

Yıllık Sanayi ve Hizmet İstatistiklerinde, mal ve hizmet stoklarındaki değişime ilişkin veriler yer almaktadır. TÜİK açıklamalarında “stoklardaki değişme (pozitif ya da negatif) referans döneminin başında ve sonundaki stokların değeri arasındaki farktır. Stoklardaki değişme stoklara girişlerin değerinden stoktan çekişlerin ve stoklarda tutulan malların her türlü cari kayıplarının değerinin çıkarılması ile ölçülebilir. Stoklar eğer başka bir birimden alınırsa KDV hariç alıcı fiyatlarıyla, aksi takdirde üretim maliyetiyle kaydedilmiştir” ifadesi yer almaktadır[2]. Bu açıklamaya göre, mal ve hizmet stoklarındaki değişim verisi, yıl sonu yıl başı stok düzeyi arasındaki farkı vermekte ve sermaye kazancını da (elde tutma kazancı) içermektedir. 2009-2021 dönemi mal ve hizmet stok değişimi verileri TÜİK-Merkezi Dağıtım Veri Sisteminden (MEDAS) alınmıştır. 2021 yılı “Yıllık Sanayi ve Hizmet İstatistikleri (YSH)” haber bültenine göre mal ve hizmet stoklarındaki değişimin GSYH’ya oranı yüzde 16,9’dur. Stoklardaki değişimin yüzde 41,6’sı imalat sanayi, yüzde 16’sı inşaat, yüzde 35,2’si toptan ve perakende ticaret sektörüne, kalan yüzde 8,2’si ise diğer sektörlere aittir.



TÜİK ikinci aşamada, cari olarak hesaplanan mal ve hizmet stok değişimi verisini elde tutma karından (sermaye kazancı) arındırarak, GSYH serisindeki cari stok değişimi değerlerine ulaşmaktadır. Arındırma yöntem ve işlemine ilişkin TÜİK’in herhangi bir açıklaması bulunmamaktadır. 2021 yılında GSYH’nın yüzde 13’ü kadar olan elde tutma karının, 2022 yılında yüzde 14 civarında olduğu tahmin edilmektedir (Grafik:2).

3. Stok Düzeyi, Cari ve Sabit Fiyatlarla Stok Değişimi:

Bilindiği gibi TÜİK, üçer aylık dönemler itibariyle üretim ve harcama yöntemleriyle cari ve 1987 yılı sabit fiyatlarıyla GSYH verilerini 1993 yılından itibaren açıklamaya başlamıştır. Geçmişte, üretim yöntemine göre yıllık veriler TÜİK (eski Devlet İstatistik Enstitüsü-DİE) tarafından açıklanırken, Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) harcama tahminlerini Yıllık Programlar aracılığıyla kamuoyuna açıklardı. Yıllık Programlarda yer alan Kaynaklar-Harcamalar Dengesi, Ekonominin Genel Dengesi ve Kamu Kesimi Genel Dengesi açısından cari ve sabit fiyatlarla stok değişiminin bilinmesi, diğer harcama bileşenlerinin ve kamu borçlanma gereğinin hesaplanması açısından önemli bir faktördü. Özellikle o yıllarda ekonomide büyük ağırlığa sahip olan KİT’lerin finansman dengeleri ve borçlanma gereği açısından stok hesabı ve stok düzeltmesi önemli bir hesaptı.

            Beşinci Kalkınma Planı’ndan önce, ekonominin genel denge tablosunda stok değişimi hesaplanırken sermaye kazançlarına ilişkin bir düzeltme yapılmamaktaydı. 1980’li yılların başında enflasyon ve döviz kurlarındaki yükseliş nedeniyle, özellikle KİT bilançolarından izlenen, stok değişimi rakamlarının önemli boyutlara ulaşması nedeniyle sermaye kazançlarının etkisi giderilmeye çalışılmıştır. Beşinci plan öncesi gelişmeleri değerlendirmek için hazırlanan “1972-1982 dönemi Makro Dengeleri” çalışmasında stok değişimine ilişkin yöntem ve veriler yeniden belirlenmiş, stok verilerinden sermaye kazançlarının etkisi giderilmeye çalışılmıştır [3].

            Sermaye kazançlarının etkisini gidermek için DİE tarafından 1972 yılı GSYH revize çalışmaları sırasında stok değişimi ile ilgili yayındaki yöntem kullanılmıştır. DİE, stok değişimi konusunda yaptığı bu yayında “normal muhasebe metotlarının neticesi olarak fiyat artışlarının mevcut olduğu devrelerde stokların parasal değerleri fiziki miktarlarından daha çok artmakta ve muhasebe defterlerindeki karlar bir gelir değil, fakat bir sermaye kazancını ihtiva etmektedir” yorumunu yapmaktadır[4]. Milli gelir hesaplarına girmeyen bu sermaye kazancının aşağıda açıklanan stok düzeltme yöntemi ile ortadan kaldırılması gerektiği belirtilmektedir. Stoklara ilişkin düzeltme işlemi DİE yöntemine göre şu şekilde yapılmaktadır;

a.    Cari Stok Değişimi:

Yılın son 3 ayında stok tutulduğu varsayımı ile yıl başı ve yıl sonu stok düzeyleri son üç ay ve yıllık Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) ortalamaları kullanılarak düzeltilmektedir. Düzeltilmiş yıl sonu ve yıl başı stok düzeyi arasındaki fark cari stok düzeyini vermektedir.

 DSys (t dönemi) = Sys / P(3ay.t)/ P(yıllık.t)

 DSyb (t dönemi) = Syb * P(yıllık.t) / P (3ay.t-1)

 S cari (t dönemi) = DSys – DSyb

DSys = Düzeltilmiş Yıl Sonu Stok Düzeyi (t dönemi)

DSyb = Düzeltilmiş Yıl Başı Stok Düzeyi (t dönemi)

S Cari = Cari Stok Değişimi (t dönemi)

Sys = t dönemi yıl sonu stok düzeyi

Syb = t dönemi yıl başı stok düzeyi

P (3ay.t) = t dönemi son 3 ay ÜFE ortalaması

P (3ay.t-1) = (t-1) dönemi son 3 ay ÜFE ortalaması

P (yıllık.t) = t dönemi yıllık ÜFE ortalaması

b. Sabit Fiyatlarla Stok Değişimi:

Sabit fiyatlarla stok değişimini elde edebilmek için cari stok değişimi rakamı, ilgili yıl ÜFE yıllık ortalama endeks değerinin baz yılı ÜFE yıllık ortalama endeks değerine bölümünden elde edilen değere bölünmektedir.  

S sabit (t dönemi) = S Cari /{P (yıllık.t) / P (yıllık. Baz yılı)}

S sabit = Sabit Fiyatlarla Stok Değişimi (t dönemi)

S Cari = Cari Stok Değişimi (t dönemi)

P (yıllık.t) = t dönemi yıllık ÜFE ortalaması

P (Baz yılı) = Baz yılı yıllık ÜFE ortalaması

            Cari ve sabit fiyatlarla stok değişimi verilerinin hesaplanabilmesi için yıl başı ve yıl sonu stok düzeyinin bilinmesi gerekmektedir. Geçmişte yıllık programların makro dengeleri için DPT’de bu hesaplamalar yapılırken özel kesim stok verileri “Özel İmalat Sanayi Yatırım Anketleri” ile Tarım Satış Kooperatifleri Birliklerinden alınan bilgiler ve uzman tahminleri ile oluşturulurdu. Kamu kesimi stok verileri ise KİT bilançoları ile diğer kamu kuruluşlarından alınan bilgiler kullanılarak tahmin edilirdi. Yıllık programlarda ise yıllık GSYH verileri kullanılmakta ve tahminlerde yıllık olarak yapılmaktaydı.

Dönemsel GSYH serilerini 1 Nisan1993 tarihinden itibaren açıklamaya başlayan TÜİK 1987 bazlı bu seride ilk kez harcamalar yöntemiyle GSYH bileşenlerini açıklamış, cari ve sabit fiyatlarla stok değişimine ilişkin verileri de yayınlamıştır. 2008 ve 2016 yıllarında GSYH serileri yeniden gözden geçirilmiş ve stok değişimi verileri istatistiki hata dahil olarak açıklanmaya başlanmıştır. Ancak 2009 bazlı son GSYH serisinde sabit fiyatlarla stok değişimi verisi açıklanmamaktadır. Strateji ve Bütçe Başkanlığı (eski DPT) yayınladığı yıllık programların “Ekonominin Genel Denge Tablosunda” cari ve sabit fiyatlarla yıllık stok değişimi verisini kamu ve özel kesim ayrımında vermektedir. Kamu kesimi borçlanma gereğinin sağlıklı hesaplanabilmesi için, kamu kesimi stokları enflasyona göre düzeltilmekte ve bu düzeltme kamu kesimi genel dengesinde “stok değerleme fonu” başlığı altında verilmektedir.

            4. Cari ve Sabit Fiyatlarla Stok Değişimi Yöntemine İlişkin Bir Uygulama

TÜİK tarafından her yıl açıklanan “Yıllık Sanayi ve Hizmet İstatistiklerinde (YSH)” mal ve hizmet stok değişimleri sektörler itibariyle cari fiyatlarla verilmektedir. Bu stok değişimleri sermaye kazançlarını (elde tutma kazançları) içermektedir. TÜİK bu stok değişimi verilerinden sermaye kazançlarını arındırarak GSYH serisinde kullandığı cari stok değişimi verilerini elde etmektedir. Yukarıda açıkladığımız düzeltilmiş stok verilerini elde etmek için stok düzeylerinin bilinmesi gerekmektedir. Açıklanan yönteme ilişkin uygulamayı yapabilmek için, TCMB Sektör Bilançolarından yararlanılacaktır.        

TCMB, tarım, imalat, madencilik, enerji, inşaat ve 12 adet hizmet sektörü olmak üzere toplam 17 ana sektörün bilanço bilgilerini 2009 yılından itibaren yayınlamaktadır. 2009 yılında 558 bin firmadan bilgi alınırken, 2021 yılında bilgi alınan firma sayısı 935 bine yükselmiştir. Çalışmanın bu bölümünde, TCMB Sektör Bilançolarında verilen toplulaştırılmış bilanço büyüklüklerindeki stok düzeyi verileri kullanılmıştır. İlk madde ve malzemeler, yarı mamuller, mamuller ve ticari mallar stoklarının toplamı ilgili yılın stok düzeyi olarak kabul edilmiştir. Bilançoda yer alan, diğer stoklar, verilen sipariş avansları ve stok değer düşüklüğü karşılıkları stok düzeyine dahil edilmemiştir.

Bu bölümde sektör bilançolarındaki yıllık stok düzeyleri kullanılarak cari ve sabit stok değişimi verileri hesaplanmaya çalışılacaktır. Hesaplamalarda bir önceki yılın yıl sonu stok düzeyi takip eden yılın yıl başı stok düzeyi olarak kabul edilmiştir. Ayrıca stokların yılın son üç ayında tutulduğu varsayılmıştır. 2022 yılı stok düzeyi, 2021 yıl sonu stok düzeyinin son 3 aylık dönemin yıllık enflasyonu ve 2022 yılı GSYH büyüme oranı ile artırılarak elde edilmiştir. Cari fiyatlarla stok değişimi verileri kullanılarak, yine yukarıda açıklanan yönteme göre 2009 fiyatıyla stok değişimi de hesaplanmıştır.

Tablo:2- TCMB Sektör Bilançoları: Stok Düzeyleri ile Cari ve Sabit Fiyatlı Stok Değişimleri

 

Yılsonu Stok

Düzeyi (Sys)

Yılbaşı Stok Düzeyi (Syb)

ÜFE-Son 3 ay (P3ay)

ÜFE-Yıllık (Pyıllık)

ÜFE-Yıllık   

(P Bazyılı)

Stok Değişimi

Cari Fiy.

2009 Fiy.

Milyon TL.

Endeks (2003=100 bazlı)

Milyon TL.

2009

208.048

 

162,58

159,37

159,37

 

 

2010

245.163

208.048

177,18

172,95

159,37

17.992

18.579

2011

315.913

245.163

200,56

192,12

159,37

36.783

30.513

2012

356.006

315.913

206,32

203,82

159,37

30.644

23.961

2013

419.670

356.006

219,67

212,96

159,37

39.337

29.476

2014

484.706

419.670

237,82

234,78

159,37

29.973

20.346

2015

573.103

484.706

251,06

247,19

159,37

60.466

38.984

2016

682.265

573.103

267,06

257,81

159,37

70.122

43.347

2017

826.688

682.265

311,58

298,60

159,37

29.312

15.645

2018

1.018.646

826.688

433,09

379,25

159,37

-114.097

-47.946

2019

1.129.535

1.018.646

452,12

445,86

159,37

65.214

23.310

2020

1.393.005

1.129.535

552,30

500,17

159,37

11.945

3.806

2021

2.230.121

1.393.005

887,04

719,53

159,37

-5.809

-1.287

2022 T.

5.361.500

2.230.121

2.019,47

1.643,94

159,37

231.449

22.438

Sektör bilançolarından elde edilen stok düzeyinin GSYH’ya oranı 2010 yılında yüzde 21 iken, bu oran zaman içinde sürekli yükselerek 2021 yılında yüzde 30’u aşmıştır. 2022 yılında son 3 ay ÜFE enflasyonu ve yıllık GSYH büyümesi dikkate alındığında stok düzeyi/GSYH oranının yüzde 35’i aşacağı tahmin edilmektedir. Sektör bilançolarındaki stok düzeylerinin ÜFE enflasyon oranları ile düzeltilmesi sonucunda elde edilen cari ve sabit fiyatlarla stok değişimi değerleri TÜİK verileri ile özellikle son yıllarda önemli ölçüde ayrışmaktadır.

 Sektör bilanço verilerinden hesaplanan cari ve sabit stok değişimlerinin GSYH’ya oranları ve GSYH büyümesine katkılar aşağıdaki tabloda verilmektedir. Son üç yılda sektör bilançolarından

Tablo:3- TCMB-Sektör Bilançoları ve TÜİK Verileri (GSYH’ya Oranlar %)

 

Yılsonu-Yılbaşı  Stok F.(Car. F)

Stok Değişimi

(Cari Fiyatlarla)

Stok Değişimi

(Sabit Fiyatlarla)

GSYH

Büyümesine Katkı

 

Sektör B.

Sektör B.

TÜİK-GSYH

Sektör B.

TÜİK-GSYH

Sektör B.

TÜİK-GSYH

2010

3,18

1,54

2,12

1,52

1,23

1,65

0,75

2011

5,04

2,62

3,26

2,51

-0,27

1,28

-1,53

2012

2,54

1,94

1,01

1,88

-2,14

-0,54

-1,97

2013

3,49

2,16

1,27

2,14

-1,62

0,43

0,39

2014

3,16

1,46

0,22

1,41

-1,94

-0,66

-0,42

2015

3,76

2,57

-1,36

2,54

-2,72

1,29

-0,95

2016

4,16

2,67

-1,09

2,73

-2,38

0,28

0,26

2017

4,61

0,94

0,84

0,92

-1,70

-1,75

0,55

2018

5,11

-3,04

-0,29

-2,73

-3,34

-3,73

-1,74

2019

2,57

1,51

-0,67

1,32

-2,40

4,06

0,92

2020

5,22

0,24

4,14

0,21

0,28

1,10

2,68

2021

11,55

-0,08

3,74

-0,06

-4,06

-0,28

-4,80

2022 T

20,87 (1)

1,54

5,44

1,06

-11,89

1,18

-8,49

(1)2022 yıl sonu stok düzeyi, 2021 yıl sonu stok düzeyinin son 3 ay ortalama ÜFE enflasyonu ve yıllık GSYH büyümesine

göre artırılarak tahmin edilmiş ve 2021 yılı sonu stok düzeyi ile farkı alınmıştır.

hesaplanan cari stok değişiminin GSYH’ya oranı ortalama yüzde 0,57 iken, bu oran TÜİK verilerinde yüzde 4,44’tür. Esas ayrışma sabit fiyatlarla hesaplanan stok değişiminde gözlenmektedir. 2020-2022 döneminde TÜİK serilerine göre sabit fiyatlarla stok değişiminin 2009 fiyatlarıyla GSYH’ya oranı negatif yüzde 5,22 iken, sektör bilançolarından hesaplanan oran pozitif yüzde 0,4’tür. Bu durumda stok değişiminin GSYH büyümesine katkı oranları da ciddi ölçüde ayrışmaktadır (Grafik:2 ve 3).



 
             4. Genel Değerlendirme:

TÜİK tarafından açıklanan GSYH verileri incelendiğinde stok değişimi ve istatistiki hata kaleminde, yıllara ve dönemlere göre önemli bir farklılaşma görülmektedir. Stok değişimi ekonomide arz ve talep arasındaki dengesizliği yansıtan bir kalemdir. Ayrıca ekonomik birimlerin enflasyon ve döviz kurlarına ilişkin beklentileri de stok tutma eğilimini etkileyen temel göstergelerdir. TÜİK tarafından stok değişimine ilişkin verinin istatistiki hata dahil açıklanması, sağlıklı ekonomik değerlendirme yapılmasını engellemektedir.

TÜİK’in, bağımsız stok değişimi verisi oluşturma yönünde çaba göstermesi öncelikle ele alınmalıdır. Gerek TÜİK tarafından açıklanan “Yıllık Sanayi ve Hizmet İstatistikleri” gerek TCMB tarafından hazırlanan Sektör Bilançoları”, yıllık GSYH serilerinde stok değişiminin bağımsız olarak açıklanabileceğine işaret etmektedir. Ayrıca, “Kurumsal Hesaplar Sisteminde”, “envanterlerdeki değişim” olarak cari stok değişimi verileri de yer almaktadır. Ancak bu verilere istatistiki hatanın dahil olup, olmadığı açık değildir.

Cari ve sabit stok değişimi verileri arasında ciddi bir farklılaşma olmaktadır. Mal ve hizmet üretimi ve fiyat hareketlerinin dönemler itibariyle farklılaşması hem cari hem sabit fiyatlarla stok değişiminde ciddi bir oynaklık yaratmaktadır. TÜİK verilerinde gözlenen bu durum, TCMB sektör bilançolarından yaptığımız stok değişimine ilişkin hesaplarda da kısmen görülmektedir. Ancak son yıllarda TÜİK stok değişim verilerinde, ekonomik konjonktürle (yüksek büyüme-yükselen enflasyon) uyuşmayan bir eğilim gözlenmektedir. Özellikle cari stok değişimi/GSYH oranı pozitifken, sabit fiyatlarla stok değişimi/GSYH oranı aşırı negatife dönüşmektedir (Tablo:3). Bu eğilimdeki sapmanın stok değişiminden mi, istatistiki hatadan mı kaynaklandığı bilinmemektedir. İstatistiki hatanın bu değişimde etkili olduğu tahmin edilmektedir. TCMB sektör bilanço verilerine göre yaptığımız stoklara ilişkin düzeltmelerde, cari ve sabit stok değişiminin GSYH’ya oranlarında bu ölçüde bir ayrışma gözlenmemektedir.  

TÜİK GSYH serisinde 2021 ve 2022 yıllarında cari fiyatlarla stok değişiminin GSYH’ya oranı, sırasıyla, yüzde 3,7 ve yüzde 5,4 iken, bu oranlar sabit fiyatlarla negatif yüzde 4,1 ve negatif yüzde 11,9 olmuştur (Tablo:3). Diğer bir ifadeyle 2021 yılında iki seri arasındaki fark GSYH’nın yüzde 7,8’i kadar iken, 2022 yılında bu farkın GSYH’ya oranının yüzde 17,3’e çıktığı görülmektedir. Sektör bilançolarından yaptığımız stok düzeltme hesaplarında, cari ve sabit fiyatlarla stok değişiminin GSYH’ya oranları arasında böyle aşırı bir farklılaşma söz konusu değilken, işaret değişikliği de görülmemektedir.

Sabit fiyatlarla stok değişimlerinden hesaplanan stok değişiminin GSYH büyümesine katkıları son yıllarda anlamsız seviyelere gelmiş bulunmaktadır. Ekonomik büyümenin ivme kazandığı, fiyat ve kurlarda önemli dalgalanmaların gözlendiği son dönemlerde stok değişiminin büyümeye katkısı negatife dönüşmüş bulunmaktadır. Son dokuz çeyrektir, stok değişiminin büyümeye katkısı sürekli negatif olmuştur (Grafik:1). 2021 yılında stokların GSYH büyümesine katkısı negatif 4,8 puan iken, bu katkı 2022 yılında negatif 8,5 puana çıkmıştır. GSYH büyümesinin yüzde 5,6 olduğu bir yıl da büyümeden daha yüksek bir negatif katkı söz konusudur.

Bu durumun büyük ölçüde istatistiki hatadan kaynaklandığı tahmin edilmektedir. Özellikle, milli muhasebe hesap sisteminde sabit fiyatlarla hacim değerleri elde etmek için çok sayıda fiyat endeksleri kullanılmaktadır. Son yıllarda enflasyondaki artışla birlikte fiyat endeksleri arasında da ayrışma ortaya çıkmıştır. 2022 yılında yıllık ortalama fiyat artışı Yİ-ÜFE’de yüzde 128,5, Hizmet ÜFE’de yüzde 89,9, Tarım Ürünleri ÜFE’de yüzde 132,2 iken, TÜFE’de yüzde 72,3 olmuştur. GSYH zımni fiyat deflatöründeki artış ise yüzde 96,1 olarak gerçekleşmiştir. Fiyat endeksleri arasındaki bu farklılaşma, milli muhasebe hesap sisteminde hataları da beraberinde getirmektedir.  

Milli muhasebe hesap sisteminde stok değişimi ve stok düzeltme işlemi önemli bir yer tutmaktadır. Ekonomideki gelişmeleri daha sağlıklı takip edebilmek açısından, öncelikle stok değişiminin istatistiki hata hariç ayrı bir kalem olarak açıklanması gerekmektedir. 1972 yılında yapılan milli gelir revize çalışmalarında bile stok değişimine ilişkin ayrıntılı çalışma söz konusu iken, 2016 yılında yapılan yeni milli gelir revizesinde, stoklara ilişkin düzeltme ve sabit fiyatlara çevirme konusunda kamuoyuna açıklanan herhangi çalışma söz konusu değildir.  Stok verilerinden sermaye kazançlarının arındırılmasının yöntemi ile cari stok değişiminin sabit fiyatlara dönüştürülmesine ilişkin yöntem konusunda, TÜİK tarafından bilgi verilmesi gerekmektedir. Sabit fiyatlarla stok değişiminin büyümeye katkısının negatif veya pozitif işaret alması ekonomik konjonktür nedeniyle bazı dönemlerde normal olabilir. TÜİK-GSYH serisinde ve sektör bilançolarından hesapladığımız verilerde bu durum bazı yıllarda açıkça görülmektedir. Ancak, herhangi bir yılda cari fiyatlarla pozitif olan stok değişiminin sabit fiyatlarla negatife dönüşmesi anlamlı bulunmamaktadır. TÜİK’in tüm bu konuları açıklığa kavuşturmak için gerekli çalışma ve açıklamaları yapmasında yarar görülmektedir.

 



[1] TÜİK,” TÜRKİYE ULUSAL HESAPLAR SİSTEMİ’NDE SNA-2008 ve ESA-2010’un UYGULANMASI ve ANA REVİZYON

Aralık 2016.

[2] TÜİK, Yıllık Sanayi ve Hizmet İstatistikleri Bültenler, Metaveri Hesaplama Kuralları.

[3] Devlet Planlama Teşkilatı (DPT), “Makro Dengeler Yöntem ve Veriler (1972-1982)”, YPFD, İPB, DPT, Haziran 1983, Hazırlayan: Zafer Yükseler, yayınlanmamış çalışma.

[4] Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE). “1962-1972 Stok Değişmeleri”, 1972.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder