2018-2022 DÖNEMİNDE
ULUSLARARASI YATIRIM
POZİSYONU VE ÖDEMELER DENGESİ GELİŞMELERİ
1. Giriş:
Uluslararası Yatırım Pozisyonu
(UYP) bir ekonomideki yerleşik kişilerin yurt dışı yerleşik kişilerden olan
finansal alacakları ile rezerv varlık olarak tutulan altın ve döviz şeklindeki
finansal varlıklarının ve yerleşiklerin yurt dışı yerleşik kişilere olan
finansal yükümlülüklerinin belli bir tarihteki stok değerini göstermektedir.[1]
TCMB açıklama ve tanımlarına göre, finansal varlık ve
yükümlülükler, doğrudan yatırımlar, portföy yatırımları, rezerv varlıklar,
mevduat, kredi ve ticari kredilerden oluşmaktadır. Doğrudan yatırımda,
yatırımcının işletme sermayesinde yüzde 10 ya da üzeri paya sahip olması veya
yönetimde söz sahibi olması ilkesi benimsenmektedir. Portföy yatırımları hisse
senedi ve borç senetlerine yapılan yatırımları içermektedir. Rezerv varlıklar
ise, para ve kur politikasını desteklemek, piyasalara güven vermek,
T.C.Hükümeti’nin döviz cinsi üzerinden iç ve dış borç servisini gerçekleştirmek
için parasal otorite tarafından kontrol edilen kullanıma hazır dış varlık
olarak tanımlanmaktadır.
Ödemeler dengesi, geniş anlamıyla, bir ekonomide yerleşik
kişilerin (Genel Hükümet, Merkez Bankası, bankalar, diğer sektörler), diğer
ekonomilerde yerleşik kişiler (yurtdışında yerleşik) ile belli bir dönemde
yapmış oldukları ekonomik işlemlerin sistematik kayıtlarını elde etmek için
hazırlanan istatistiki bir rapordur.[2]
TCMB açıklamalarına göre, ekonomik işlemler; mal, hizmet
ve gelirle ilgili işlemleri, finansal varlık ve yükümlülüklerle ilgili
işlemleri ve bir ekonomide yerleşik kişilerin diğer bir ekonomideki yerleşik
kişilere karşılıksız olarak reel ya da finansal kaynakların sağlandığı
transferleri kapsamaktadır. Tanımlardan da görüleceği gibi, ödemeler dengesi,
uluslararası yatırım pozisyonunu oluşturan finans hesabı yanı sıra, mal ve
hizmet dış ticareti, ücret, faiz, kar transferleri ile karşılıksız transfer
gelir ve giderlerinin kapsandığı cari işlemler hesabından oluşmaktadır.
Ödemeler dengesi istatistikleri, yurtdışında yerleşik kişilerle
gerçekleştirilen tüm ekonomik akımları ölçmektedir. Uluslararası Yatırım
Pozisyonu ise ekonomide yerleşik kişilerin yurtdışındaki finansal varlıkları
ile yurtdışı yerleşik kişilere olan finansal yükümlülüklerimizi göstermektedir.
Uluslararası
Yatırım Pozisyonunu oluşturan varlık ve yükümlülükler, ödemeler dengesinin
finans hesabından giriş ve çıkışlar yanı sıra, finansal varlıkların fiyatlarındaki
değişimlerden de önemli ölçüde etkilenmektedir. Diğer bir ifade ile ödemeler
dengesi finans hesabı verileri aylık ve yıllık akımları gösterirken,
uluslararası yatırım pozisyonu hem akım verilerinden hem de o dönemdeki faiz,
döviz kurları, pariteler, altın ve menkul kıymet fiyatları gibi finansal varlık
değerlerini etkileyen göstergelerdeki değişimden etkilenmektedir. Özellikle
uluslararası yatırım pozisyonunun varlık ve yükümlülüklerinde yer alan doğrudan
yatırımlar ile portföy yatırımları, ödemeler dengesi akımları yanı sıra önemli
ölçüde borsalarda oluşan menkul kıymet fiyatları, faiz oranları ve Türk lirasının
yabancı paralar karşısındaki değeri ve yabancı paraların paritelerindeki
değişimden etkilenmektedir.
Bu çalışmada, 2018-2022 dönemindeki ödemeler dengesi
gelişmeleri ve UYP ilişkisi incelenecektir. 2018 yılı ortasında yaşanan kriz ve
2020 yılı Mart ayından itibaren etkisini gösteren Covid-19 salgını, 2021 Eylül
ayından itibaren uygulanan “Yeni Ekonomi Modeli” ve 2022 Şubat ayında başlayan
Ukrayna-Rusya savaşı ödemeler dengesi akımları yanı sıra, finansal piyasaları
ve göstergeleri ciddi ölçüde olumsuz etkilemiştir. Çalışmada, bu dönemde
finansal göstergeleri etkileyen politikalar ele alınmayacak, ancak ortaya çıkan
bu finansal göstergelerin ödemeler dengesi finans hesabı ile UYP arasındaki
ilişkiyi nasıl etkilediği değerlendirecektir.
2. Finansal
Göstergeler:
Finansal göstergeler gerek yıllar itibariyle gerekse yıl
içinde önemli ölçüde dalgalanma göstermiştir (Tablo:1). Döviz kurlarındaki
aşırı dalgalanma, dolar cinsinden BİST100 endeksini, devlet iç borçlanma senedi
faiz oranlarını, mevduat faizlerini ve altın fiyatlarını etkileyerek hem
ödemeler dengesi akımları hem de UYP varlık ve yükümlülükleri üzerinde etkili
olmaktadır.
TABLO:1-
Finansal Göstergeler
|
$ Kuru |
Euro/$ |
BİST 100 $ (1) |
Londra Altın
Fiy. ($/ons) |
DİBS Bil.
Faizi (%) |
Mevduat Faizi (%) |
Konut Fiyat Endeksi |
|
|
Yıllık
Ortalama Değerler |
|||||||
2017 |
Ort. |
3,64 |
1,13 |
275 |
1.258 |
11,40 |
11,27 |
100,00 |
2018 |
Ort. |
4,83 |
1,18 |
221 |
1.270 |
17,86 |
16,97 |
107,58 |
2019 |
Ort. |
5,67 |
1,12 |
173 |
1.393 |
18,15 |
18,07 |
112,47 |
2020 |
Ort. |
7,01 |
1,14 |
162 |
1.775 |
11,40 |
9,86 |
138,53 |
2021 |
Ort. |
8,83 |
1,18 |
172 |
1.800 |
17,80 |
17,13 |
189,43 |
2022 |
Ort. |
16,54 |
1,05 |
183 |
1.802 |
18,45 |
16,39 |
477,24 |
|
Yıl
Sonu Değerler |
|||||||
2017 |
Aralık |
3,85 |
1,18 |
300 |
1.271 |
13,00 |
12,36 |
103,40 |
2018 |
Aralık |
5,31 |
1,14 |
172 |
1.254 |
18,60 |
22,25 |
108,00 |
2019 |
Aralık |
5,84 |
1,11 |
195 |
1.479 |
11,70 |
10,57 |
118,80 |
2020 |
Aralık |
7,72 |
1,22 |
191 |
1.865 |
13,60 |
15,10 |
154,90 |
2021 |
Aralık |
13,53 |
1,13 |
137 |
1.793 |
21,60 |
16,43 |
247,40 |
2022 |
Aralık |
18,64 |
1,06 |
295 |
1.793 |
10,70 |
17,19 |
636,45 |
KAYNAK: TCMB, Hazine
ve Maliye Bakanlığı ve Strateji ve Bütçe Başkanlığı.
(1)
BİST 100 Endeksi ortalama dolar kuruna bölünerek elde edilmiştir.
2018-2022
dönemi UYP verilerindeki değişim değerlendirilirken, finansal göstergelerin
Aralık ayı değerleri önem taşımaktadır. 2017 yılı Aralık ayında 3,85 lira olan
ortalama dolar kuru, yüzde 37,9 oranında artarak 2018 Aralık ayında 5,31 liraya
yükselmiştir. 2021 yılında faiz indirimlerinin etkisiyle döviz kurlarında aşırı
dalgalanma gözlenmiş, dolar kuru bir önceki yıl sonuna göre yüzde 75,2 artarak
2021 Aralık ayında 13,53 liraya çıkmıştır. Dolar kurundaki bu yükseliş, dolar cinsinden
BİST100 endeksini olumsuz etkilemiş, 2017 Aralık ayında 300 olan değeri 2018
Aralık ayında 172’ye, 2021 yılı Aralık ayında ise 137’ye gerilemiştir. 2022 yılı Aralık ayı itibariyle dolar
kurundaki artış yüzde 37,8 olurken, dolar cinsi BİST 100 endeksinde yüzde 115,3
artış gözlenmiş ve endeks değeri 295’e yükselmiştir.
Euro/$
paritesindeki değişimler, dolar cinsinden açıklanan mal ve hizmet ihracat ve
ithalatını önemli ölçüde etkilerken, uluslararası yatırım pozisyonunun varlık
ve yükümlülüklerinde yer alan kredi, mevduat ve rezerv gibi büyüklükleri üzerinde
de etkili olmaktadır. 2019 Aralık ayında 1,11’e gerileyen Euro/Dolar paritesi, 2020
Aralık ayında 1,22’ye kadar yükselmiş, 2022 Aralık ayında ise 1,06 değerine
gerilemiştir. Paritedeki bu değişim, dolar cinsinden varlık ve yükümlülük
stoklarını önemli ölçüde etkilemektedir.
Son
yıllarda TCMB rezerv politikasında değişiklik yaparak, altın rezervlerini
artırma politikasını benimsemiştir. Nitekim 2017 Aralık ayında 23,5 milyar
dolar olan altın rezervi, 2020 Aralık ayında 43,2 milyar dolara, 2022 Aralık
ayında ise 45,8 milyar dolara yükselmiştir. Bu nedenle uluslararası piyasalarda
altın fiyatlarındaki değişim, Uluslararası Yatırım Pozisyonunda önemli bir
değerleme farkı yaratmaktadır. 2017 Aralık ayında Londra Piyasasında 1.271
$/ons olan altın fiyatı, 2020 Aralık ayında 1.865 $/onsa yükselmiş, 2021 ve 2022
Aralık aylarında 1.793 $/ons seviyesinde kalmıştır. Altın rezervi dışında,
bankaların altına dayalı mevduat hesabı açmaları ve Hazine’nin altına dayalı iç
borçlanma senedi ihraç etmesi, altın fiyatlarındaki değişimin UYP üzerindeki olası
etkilerini artırmıştır.
Faiz oranlarındaki değişim, portföy yatırımları içinde
yer alan borçlanma senedi stoklarını önemli ölçüde etkilerken, mevduat ve
krediler üzerinde de etkili olmaktadır. Son yıllarda doğrudan yatırımlar içinde
yabancılara satılan gayrimenkuller gittikçe ağırlık kazanmaya başlamıştır.
2018-2022 döneminde doğrudan yatırım girişlerinin yaklaşık yüzde 47,7’sini
oluşturan 26,8 milyar dolar yabancılara gayrimenkul satışlarından elde
edilmiştir. Bu nedenle, gayrimenkul stokunun değerlendirilmesi açısından dolar
kurundaki değişim yanı sıra, konut fiyatlarındaki değişimde önemli bir rol
oynamaktadır. Son iki yılda, yabancılara gayrimenkul satışları ivme kazanırken,
Aralık ayı itibariyle konut fiyatlarındaki artış 2022 yılında yüzde 157’yi
aşmış bulunmaktadır.
3. Ödemeler
Dengesi Gelişmeleri:
Türkiye, 2018-2022 döneminde toplam 97,2 milyar dolar
cari işlemler dengesi açığı vermiştir. Cari işlemler dengesi açığı, bu dönemde 214,4
milyar dolar olan dış ticaret açığından kaynaklanmıştır. Bu dönemde 1.007
milyar dolar mal ihracatı, 1.296 milyar dolarda mal ithalatı yapılmıştır. Covit-19
sonrası ve Ukrayna savaşı nedeniyle enerji fiyatlarında yaşanan yükseliş cari
işlemler dengesini olumsuz etkilemiştir. 2020 yılında 41,5 dolar/varil olan ortalama
ham petrol ithal fiyatı, 2021 yılında 71,1 dolara, 2022 yılında ise savaşın
etkisiyle 103,7 dolara yükselmiştir. Enerji
fiyatlarındaki bu yükseliş yanı sıra 2022 yılında parasal olmayan altın
ithalatındaki sıçrama da dış ticaret açığını ve cari işlemler dengesini olumsuz
etkilemiştir. 2020 yılında Covid-19 salgını etkisiyle turizm gelirlerinde olağanüstü
düşüş yaşanmış ve hizmetler dengesi fazlası 14,4 milyar dolara gerilemiştir.
2021 ve 2022 yıllarında, turizm faaliyetlerinde tekrar canlanma gözlenmiş ve
hizmetler dengesi 2022 yılında 49,9 milyar dolar fazla vermiştir (Tablo:2).
2018-2022 döneminde 97,2 milyar dolar olan cari işlemler
dengesi açığının, 37,2 milyar doları net hata-noksan hesabından, geriye kalan 60
milyar doları ise finans hesabından karşılanmıştır. Bu dönemde resmi rezervler 0,3
milyar dolar azalırken, rezerv varlıklar dışında 59,7 milyar dolarda yurt dışından
kaynak sağlanmıştır. Bu dönemde net uluslararası yükümlülüklerimizde 60 milyar dolar
artış olmuştur.
TABLO:2-
Cari İşlemler Dengesi ve Finans Hesabı (Milyon Dolar)
|
2018 |
2019 |
2020 |
2021 |
2022 |
2018-2022 |
1. Cari
İşlemler Dengesi |
-20.151 |
10.796 |
-31.888 |
-7.232 |
-48.726 |
-97.201 |
2. Dış
Ticaret Dengesi |
-40.726 |
-16.781 |
-37.874 |
-29.313 |
-89.681 |
-214.375 |
İhracat (Fob) |
177.169 |
180.835 |
169.637 |
225.215 |
254.202 |
1.007.058 |
İthalat (Cif) |
-231.152 |
-210.344 |
-219.517 |
271.425 |
363.709 |
1.296.147 |
Parasal Olm Altın(net) |
-8.713 |
-9.268 |
-22.402 |
-2.016 |
-19.387 |
-61.786 |
3. Hizmetler
Dengesi |
30.888 |
35.560 |
14.359 |
31.812 |
49.850 |
165.469 |
4. Birincil
Gelir Dengesi |
-11.075 |
-11.846 |
-8.568 |
-10.679 |
-8.521 |
-50.689 |
5. İkincil
Gelir Dengesi |
762 |
863 |
195 |
948 |
-374 |
2.394 |
6. Sermaye
Hesabı |
80 |
34 |
-36 |
-64 |
-35 |
-21 |
7. Finans
Hesabı |
1.248 |
5.151 |
-39.432 |
-5.652 |
-21.335 |
-60.020 |
a. Rezerv Varlıklar Hariç |
11.625 |
1.173 |
-7.570 |
-28.982 |
-33.646 |
-59.746 |
Doğrudan Yatırımlar |
-8.845 |
-6.577 |
-4.456 |
-6.874 |
-8.079 |
-34.831 |
Varlıklar |
3.605 |
2.972 |
3.244 |
6.451 |
4.953 |
21.225 |
Yükümlülükler |
12.450 |
9.549 |
7.700 |
13.325 |
13.032 |
56.056 |
Gayrimenkul(Net) |
5.915 |
4.979 |
3.954 |
5.634 |
6.273 |
26.755 |
Portföy Yatırımları |
916 |
2.763 |
9.556 |
-751 |
13.425 |
25.909 |
Varlıklar |
1.092 |
6.342 |
2.894 |
2.260 |
4.495 |
17.083 |
Yükümlülükler |
176 |
3.579 |
-6.662 |
3.011 |
-8.930 |
-8.826 |
Diğer Yatırımlar |
19.554 |
2.641 |
-12.670 |
-21.357 |
-38.992 |
-50.824 |
Mevduat |
446 |
-4.493 |
-18.848 |
-9.436 |
-33.089 |
-65.420 |
Krediler |
11.222 |
16.520 |
3.977 |
-238 |
-3.809 |
27.672 |
Ticari Krediler |
7.860 |
-9.426 |
2.203 |
-5.337 |
-2.041 |
-6.741 |
Diğer+SDR |
26 |
40 |
-2 |
-6.346 |
-53 |
-6.335 |
b. Rezerv Varlıklar |
-10.377 |
6.324 |
-31.862 |
23.330 |
12.311 |
-274 |
7. Net Hata
ve Noksan |
21.319 |
-5.679 |
-7.508 |
1.644 |
27.426 |
37.202 |
Hatırlatma |
|
|
||||
Parasal Olm. Altın (Net) |
-8.713 |
-9.268 |
-22.402 |
-2.016 |
-19.387 |
-61.786 |
Enerji İthalatı (Net) |
-37.804 |
-33.284 |
-24.210 |
-42.185 |
-80.145 |
-217.628 |
Altın ve
Enerji Hariç CİD |
26.366 |
53.348 |
14.724 |
36.969 |
50.806 |
182.213 |
GSYH Büyüme
Hızı (%) |
3,0 |
0,8 |
1,9 |
11,4 |
5,6 |
|
$ /TL Kuru |
4,8260 |
5,6695 |
7,0055 |
8,8317 |
16,5262 |
|
NOT:
Finans Hesabında, doğrudan, portföy ve diğer yatırımlarda (- ) Girişi, ( + )
Çıkışı
göstermektedir.
Rezerv varlıklarda (- ) azalışı, ( + ) artışı ifade etmektedir.
2018-2022 döneminde yurtiçi yerleşiklerin yurtdışında
yaptıkları doğrudan yatırım tutarı 21,2 milyar dolar olurken, ülkemize yapılan
doğrudan yatırım tutarı 56,1 milyar dolar olmuştur. Bu yatırımın 26,8 milyar
dolarını yabancıların Türkiye’deki gayrimenkul yatırımları oluşturmaktadır.
Yurtiçi yerleşikler yurtdışında 17,1 milyar dolar civarında portföy yatırımı
(hisse senedi ve borçlanma senedi satın alma) yaparken, yabancılar Türkiye’deki
varlıklarını 8,8 milyar dolar azaltmıştır. Portföy yatırımlarından 2020 yılında
6,7 milyar dolar, 2022 yılında ise 8,9 milyar dolar çıkış olmuş ve yabancılar Türkiye’deki
menkul kıymet yatırımlarını önemli ölçüde azaltmışlardır.
Doğrudan yatırım ve portföy yatırımı dışında sağlanan net
finansman, 2018-2022 döneminde 50,8 milyar dolar olmuştur. Bu dönemde mevduat
girişlerinden 65,4 milyar dolar, ticari kredilerden ise 6,7 milyar dolar net
finansman sağlanmıştır. Mevduat artışının 31,5 milyar doları Merkez Bankası’nın
Katar, Çin, Güney Kore ve Birleşik Arap Emirlikleri ile yaptığı swap anlaşmalarından
kaynaklanmaktadır. Bu dönemde yurt dışından net kredi kullanımı 27,7 milyar
dolar azalmıştır. Bankalar 38,5 milyar dolar net kredi ödemesi yaparken, diğer
sektörler (firmalar) 12,2 milyar dolar net kredi kullanmışlardır.
2018-2022
döneminde parasal olmayan altın ithalatı ile enerji ithalatı cari işlemler
dengesi açığının yükselmesinde etkili olmuştur. Parasal olmayan altın ithalatı
2000 ve 2022 yıllarında olağanüstü yükselmiştir. Enerji ithalatı ise 2022
yılında Ukrayna savaşı nedeniyle hızla artan enerji fiyatları sonucunda 2022
yılında 80 milyar doları aşmıştır. Parasal olmayan altın ve enerji hariç cari
işlemler dengesi 2018-2022 döneminde 182 milyar fazla vermiştir. En yüksek
fazla, 53,3 milyar dolar ile 2019 ve 50,8 milyar dolar ile 2022 yıllarında
gerçekleşmiştir.
4. Uluslararası
Yatırım Pozisyonu:
Uluslararası yatırım pozisyonu, bir ülkedeki yerleşik
kişilerin yurtdışı ile olan finansal ilişkilerini göstermektedir. Uluslararası
Yatırım Pozisyonu (UYP) bir ekonomideki yerleşik kişilerin yurt dışı yerleşik
kişilere olan tüm yükümlülükleri ile ülke vatandaşlarının yurtdışında olan
varlıklarını gösteren bir veridir. Doğrudan yatırım, portföy yatırımı, kredi ve
mevduata ilişkin varlık ve yükümlülükler ile rezerv varlıkları kapsayan stok
değerleri göstermektedir. Stok veri olması nedeniyle uluslararası varlık ve
yükümlülükler, varlık fiyatlarındaki değişimden ve ödemeler dengesi
akımlarından etkilenmektedir.
Yurtiçi yerleşiklerin yurtdışındaki varlıkları toplamı
2017 yılında 249,5 milyar dolar iken, bu tutar 2022 yılında 304,7 milyar dolara
yükselmiştir. Yükümlülüklerimizi
oluşturan yabancıların Ülkemizdeki varlıkları ise, bu dönemde 691,9 milyar
dolardan 583,8 milyar dolara gerilemiştir. Böylece, net uluslararası yatırım
pozisyonunda, 2018-2022 döneminde, 163,2 milyar dolarlık iyileşme sağlanmıştır
(Tablo:3).
Bu dönemde varlıklar kısmında,
doğrudan yatırımlarda 11 milyar dolar, ticari kredilerde 10 milyar dolar, mevduatta
11,3 milyar dolar ve rezerv varlıklarda ise 21milyar dolar artış olmuştur.
Yükümlülükler kısmında, doğrudan yatırımlarda 31,7 milyar dolar, portföy
yatırımlarında 79,3 milyar dolar, kredilerde ise 49,8 milyar dolar azalış
olmuş, ticari krediler 12,1 milyar dolar, mevduat ise 34,8 milyar dolar artış
göstermiştir.
Uluslararası yatırım pozisyonu stok veri
olduğundan, ödemeler dengesi akımları yanı sıra varlık fiyatlarındaki
değişimden de etkilenmektedir. Ödemeler dengesi verilerine göre, 2018-2022
dönemi toplamında varlıklarda 74,7 milyar dolar, yükümlülüklerde ise 134,7
milyar dolar artış gerçekleşmiş ve finans hesabına göre net yükümlülüklerimizde
60 milyar dolarlık bir artış olmuştur. Ödemeler dengesi akım verileri Net
Uluslararası Yatırım Pozisyonunda azalış değil bir artış olduğuna işaret
etmektedir. Bu farklılık, Uluslararası Yatırım Pozisyonunda yer alan stok
verilere ilişkin değerleme-kur ve parite etkisinden kaynaklanmaktadır.
Doğrudan yatırımlar ve portföy
yatırımları değerleme-kur ve parite etkisinden en fazla etkilenen stok verilerdir.
Borsa endeksi, faiz ve kurlardaki gelişmeler doğrudan yatırımlar ve portföy
yatırımlarının stok değerlerini etkileyen temel değişkenlerdir. UYP verilerine
göre 2017 yılında yurt dışı yerleşiklerin Türkiye’deki doğrudan yatırım stoku
198,1 milyar dolar iken, bu tutar 2022 yılında 166,4 milyar dolara
gerilemiştir. Benzer şekilde yurt dışı yerleşiklerin portföy yatırımlarına ilişkin
stokları da 173,5 milyar dolardan 94,2 milyar dolara inmiştir. Ancak bu dönemde
ödemeler dengesi akım verilerine göre portföy yatırımlarından 8,8 milyar dolar
çıkış gözlenirken, doğrudan yatırımlarda 56,1 milyar dolar giriş olmuştur. 2018-2022
döneminde UYP’de yer alan doğrudan ve portföy yatırımlarındaki düşüş stoklara
ilişkin değerlemeden kaynaklanmaktadır. Yurtdışı yerleşiklerin Türkiye’deki
doğrudan yatırımları ile portföy yatırımlarına ilişkin değerleme-kur ve parite etkisi
nedeniyle uğradıkları kaybın 2018-2022 döneminde 158 milyar dolar civarında
olduğu hesap edilmektedir.
TABLO:3-Uluslararası
Yatırım Pozisyonu (Milyon Dolar)
|
2017 Aralık (1) |
2022 Aralık (2) |
Fark (2-1) |
Farkın
Kaynakları |
|
Ödemeler Dengesi Akımı (2018-22) |
Değerleme Kur ve Parite Farkları (2022-17) |
||||
NET UYP (1-2) |
-442.358 |
-279.130 |
163.228 |
-60.020 |
223.248 |
1.Varlıklar |
249.526 |
304.673 |
55.147 |
74.701 |
-19.554 |
Doğrudan Yatırımlar |
46.999 |
57.972 |
10.973 |
21.225 |
-10,252 |
Portföy Yatırımları (1) |
1.153 |
2.795 |
1.642 |
17.083 |
-15.441 |
Ticari Krediler |
32.352 |
42.348 |
9.996 |
22.011 |
-12.015 |
Krediler |
7.464 |
7.358 |
-106 |
-9 |
-97 |
Mevduat |
50.558 |
61.850 |
11.292 |
14.343 |
-3.051 |
Diğer Varlıklar |
3.270 |
3.614 |
344 |
322 |
22 |
Rezerv Varlıklar |
107.730 |
128.736 |
21.006 |
-274 |
21.280 |
2.Yükümlülükler |
691.884 |
583.803 |
-108.081 |
134.721 |
-242.802 |
Doğrudan Yatırımlar |
198.148 |
166.401 |
-31.747 |
56.056 |
-87.803 |
Portföy Yatırımları |
173.466 |
94.195 |
-79.271 |
-8.826 |
-70.445 |
Ticari Krediler |
37.927 |
50.034 |
12.107 |
28.752 |
-16.645 |
Krediler |
229.564 |
179.756 |
-49.808 |
-27.681 |
-22.127 |
Mevduat |
51.414 |
86.195 |
34.781 |
79.763 |
-44.982 |
Diğer Yükümlülükler |
1.365 |
7.222 |
5.857 |
6.657 |
-800 |
|
|
|
|
|
|
ULUSLARARASI
REZERVLER |
136.159 |
166.415 |
30.256 |
-1.820 |
32.076 |
TCMB |
107.730 |
128.736 |
21.006 |
-274 |
21.280 |
Bankalar |
28.429 |
37.679 |
9.250 |
-1.546 |
10.796 |
Kaynak: TCMB ve kendi
hesaplamalarımız.
(1)
Yurt dışında yapılan portföy yatırımlarına ilişki UYP verisinde tutarsızlık
olduğu tahmin edilmektedir.
Yurtiçi yerleşiklerin yurt
dışında yaptıkları doğrudan yatırımlar, 2018-2022 döneminde yaklaşık 11 milyar
dolar artarken, portföy yatırımlarındaki artış 1,6 milyar dolar olmuştur. Ödemeler
dengesi verilerine göre son yıllarda yurtiçi yerleşiklerin yurt dışında
doğrudan ve portföy yatırımlarını artırdıkları gözlenmektedir. Bu dönemde, yurt
dışında 21,2 milyar dolar tutarında doğrudan yatırım, 17,1 milyar dolar
tutarında da portföy yatırımı yapıldığı görülmektedir. Ancak ödemeler dengesi
akım verilerindeki bu değişimin, UYP stok değerlerine yansıtılmasında bir sorun
olduğu görülmektedir. Özellikle portföy yatırımlarının gelişmiş ülke
varlıklarına yapıldığı göz önüne alındığında, değerleme etkisinin daha sınırlı
kalacağı tahmin edilmektedir. Bu nedenle, ödemeler dengesi verileri ile UYP verileri
arasında, özellikle yurtiçi yerleşiklerin yurtdışında yaptıkları portföy ve
doğrudan yatırım verilerinde önemli bir tutarsızlık olduğu gözlenmektedir.
Benzer durum, ticari kredilere
ilişkin varlık ve yükümlülükler ile ödemeler dengesi akım verileri arasında da
gözlenmektedir. Ticari kredilere ilişkin 2021 Eylül ayında yapılan revizyon öncesinde
ödemeler dengesi akımları ile UYP stok değerleri arasında daha güçlü bir ilişki
söz konusu iken, revizyon sonrasında önemli bir değerleme farkı ortaya çıkmıştır.
Genelde kısa vadeli olmaları nedeniyle, ticari kredilere ilişkin değerlemenin
daha sınırlı olması beklenirken, 2018-2022 döneminde varlıklar kısmında 12
milyar dolar, yükümlülükler kısmında ise 16,6 milyar dolarlık bir değerleme-kur
ve parite etkisi hesaplanmaktadır.
2018-2022 döneminde değerleme-kur ve
parite etkisi, toplam varlıkların 19,6 milyar dolar azalmasına neden olmuştur. Ancak
rezerv varlıklar değerleme etkisi nedeniyle 21,3 milyar dolar artmıştır. Bu
artışın altın fiyatlarındaki yükseliş yanı sıra Euro/$ paritesindeki değişimden
etkilendiği anlaşılmaktadır. Resmi rezervler içinde altın rezervinin 23,5
milyar dolardan 45,8 milyar dolara yükselmesi ve 2017 yılı Aralık ayında 1.271
$/ons olan altın fiyatlarının, 2022 Aralık ayında 1.794 $/onsa çıkması resmi
rezervlere ilişkin değerlemeyi pozitif etkilemiştir.
Varlık fiyatlarındaki aşırı dalgalanmanın olumsuz etkisi
ağırlıklı olarak yükümlülük kısmında gözlenmiştir. Türkiye’nin yurt dışı
yerleşiklere olan yükümlülükleri toplamı 2017 yılında 691,9 milyar dolar iken,
bu tutar 2022 yılında 583,8 milyar dolara gerilemiştir. Ancak ödemeler dengesi
akım verilerine göre bu dönemde yurt dışı yerleşiklere olan yükümlülüklerimiz
134,7 milyar dolar artmıştır. Bu durumda 2018-2022 döneminde yabancıların
Türkiye’deki varlıklarının, değerleme-kur ve parite etkisiyle 242,8 milyar
dolar azaldığı hesaplanmaktadır (Tablo:3 son sütun). Yabancıların doğrudan
yatırımlarında 87,8 milyar dolar, portföy yatırımlarında 70,4 milyar dolar ve
mevduatlarında ise 45 milyar dolar civarında değer kaybı söz konusudur.
5. Sonuç:
2018-2022
döneminde net uluslararası yatırım pozisyonu açığında 163,2 milyar dolar azalış
gerçekleşmiştir. Bu iyileşme, yükümlülükler 108 milyar dolar azalırken,
varlıkların 55 milyar dolar yükselmesinden kaynaklanmıştır. Bu dönemde, banka
ve firmaların dış borçlarını azaltmaları ve Merkez Bankasının altın
rezervlerini artırma politikası net uluslararası yatırım pozisyonu açısından
olumlu gelişmeler olarak değerlendirilmektedir. Ödemeler dengesi akım verilerine
göre, bu dönemde varlıkların 74,7 milyar dolar, yükümlülüklerin ise 134,7
milyar dolar arttığı görülmektedir. Diğer bir ifade ile bu dönemde finans
hesabından 60 milyar dolarlık giriş gerçekleşmiş ve Uluslararası Yatırım
Pozisyonu verisinin aksine net yükümlülüğümüz bu tutarda artmıştır.
Gerçekçi analiz yapabilmek için ödemeler
dengesi akım verileri ile Uluslararası Yatırım Pozisyonu verileri arasında tutarlılığın
sağlanması gerekmektedir. Özellikle yurtiçi yerleşiklerin yurt dışındaki
portföy yatımları ile ticari krediler ve mevduata ilişkin varlık ve yükümlülük verileri
ile ödemeler dengesi akım verilerinin tutarlılığı sağlanmalıdır.
Net
uluslararası yatırım pozisyonundaki iyileşmenin değerlemeden kaynaklandığı
görülmektedir. Bu dönemde yabancıların Türkiye’deki doğrudan yatırım ve portföy
yatırımlarının 158 milyar dolar değer kaybettiği hesaplanmaktadır. Bu durumun,
önümüzdeki dönemlerde yabancıların Türkiye’ye yönelik yatırım kararlarını
olumsuz etkileyeceği düşünülmektedir.
[1] TCMB, “Uluslararası Yatırım Pozisyonu İstatistiklerine İlişkin
Yöntemsel Açıklama”. https://www.tcmb.gov.tr/
[2] TCMB, ”Ödemeler Dengesi İstatistiklerine İlişkin Yöntemsel Açıklama”. https://www.tcmb.gov.tr/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder